18 Mart 2012 Pazar

Bensiklopedi Roma Rakamları ile Beş

  - Gereksiz bir ton sistem ve kişilerden oluşan okulumun her iki ayda bir tekrarlayan sınavı pazartesi günü yapılacak. Gözüm ve bütün organlarım korkmuş durumda. Bu sınav yüzünden yazılması gereken hikaye yazılamaz oldu. En çok ona üzülüyorum.
  - Aslında yazılabilinir fakat insanın aklına ''geçicem mi lan acaba?'' sorusundan başka bir şey gelmiyor.
  - Twitter'a ani girişimle birlikte ''Bensiklopedi'' diye başlık attığımız ruhsal bunalımlarımı içeren yazılara da ara vermek durumunda kaldım. Ruhsal bunalımlarımızı 'tweet'liyoruz artık.
  - İtüsözlük'te bir aklı noksan arkadaşımız ; Sayın saygıdeğer Ustam Ferhan Şensoy'un yeni oyunu ile ilgili haber içeren bir yazımın hepsini sözlüğe başlık açma sevdasıyla kopyalamış. Tamam bunda bir sıkıntı yok elbette. However bir kaynak belirt, belirtmesen de olur. Bari benim altında yazmış olduğum cümleyi tam olarak yazma oraya. ''Bir gece gelebilirim lan beyoğlu!'' cümlesini Nasri Hoca söylemiyor ki bizzat ben söylüyorum!
  - However mı dedim? İngilizce ile evliliğimi bitirsem mi?
  - İstanbul'a gidemeyip yeni oyunu izleyememe gibi bir durumum olsa da, 9-10 Nisan tarihlerinde Ferhangi Şeyler'i 6.kez izleyebilirim.
 - Ferhan Şensoy hakkında bir yazı yazayım diyorum kıştan beri. Yazıyı süsleyecek olan fotoğrafları da buldum, daha doğrusu fotoğrafları çeken bir başka Ferhansever ağbi'den rica ettim; ricama ''tabii ki'' yanıtını da aldım. Ama Ses Tiyatrosu'nda Ortaoyuncular'ı izlemeden bu yazıyı yazmak içimden gelmiyor.
  - Bir insan keşfettim sosyal medya sayesinde, adamı ilk gördüğüm yerde boğabilme ihtimalim boğmama ihtimalimden fazla. Hayır Ferhan Şensoy hayranı isen ben olmayım diyorum kendi kendime. Ama sonuçta şöyle de bir gerçek var : '' Adam liseli beyler! ''
  - Elbette Usta dediğin insandan bir şeyler öğreneceksin, hatta ona benzemek için elinden geleni yapacaksın ama bir yere kadar. Yalakalıkla Usta-Çırak ilişkisini ayırabilmek lazım. Kendinden bir şeyler katıp yazı yazacaksın; Bir kitabın önsözünden kopyalayıp daha sonra tiyatro bülteninden kopyalayıp boş word sayfasına yapıştırırsan ve yazar diye geçinirsen, geçirmek gelir insanın içinden.
  - For example; Benim yazdığım hikayelerde Galatasaray Lisesi geleneklerinden biri olan yaratıcı lakap takma örnekleri görülür. Bunun sebebi orada okumuş olmam olsa güzel olabilirdi fakat kazın ayağı öyle değil. Kalemimin Sapını Gülle Donattım'ı defalarca okumamdandır. Ama hiç bir hikayemde bu lakapları aynen kullanmam. Anlatabildim mi ki derdimi?
 - Yazıyı sonlandırırken iki bin tıka ulaşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Az takipçiyle, hiç reklamsız, sizin sayenizde gerçekleşti bu olay. Çok teşekkürler Sayın Sevgili Okur.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder