23 Şubat 2012 Perşembe

Bensiklopedi Roma Rakamları ile Dört

- Dostlar Tiyatrosu ''Ben Bertolt Brecht'' kabare gösterisi ile İzmirli sanatseverler ile buluşacak. Son iki aydır özel tiyatrolar birer birer uğruyor İzmir'e. Uğruyor da bunun bize bir getirisi olmuyor ne yazık ki. Bilet fiyatları organizatör tekelinden midir, aşırı para hırsından mıdır nedir uçuyor. (Böyle demek çok haksız oldu sanırım. Özel tiyatroların devlete vermek zorunda olduğu yüksek vergilerden borçları ayyuka çıkmış durumda. Devletin de özel tiyatrolardan büyük ölçüde desteğini çekmesi de cabası. İşler bu şekilde gelişince; bilet fiyatları uçuyor, bilet fiyatları uçtuğu için içinde bulunduğum ''öğrenci'' diye tabir ettiğimiz gelir kaynağı kısıtlı genç grubu bu güzel oyunlara gidemiyor. Bu güzel oyunlara gidemediği için daha doğrusu sanatı satın alamadığı için düş kırıklığına uğruyor, sağda solda Türk Tiyatrosu nereye gidiyor? ana fikirli panel bozması cümlelerini sağa sola savuruyor, tiyatrodan bir bok anlamayan adamlar kafasını sallıyor, ''ben küçükken Kırmızı Başlıklı Kız çocuk oyununa gitmiştim bir kez.'' efsane cümlesi geliyor kalabalıktan, paneli açan sanat satın alamamış öğrenci köşesine çekiliyor bu cümle ile.)
 - İzmir Büyükşehir Belediyesi katkılarıyla tiyatro haftasında gelse güzel güzel oyunlar gitsek moduna girdik iyice... Büyükşehir Belediyesinin gözle görülen tek çalışması da bu olsa gerek.
 - Politikaya mı girdim son maddede?
 - Okan Bayülgen kariyerinin doruğunda mıdır, düşüşte midir bu tartışmalara girmeden diyebileceğim tek şey ; Son iki haftadır ''KRAL ÇIPLAK'' adlı programda gördüğümüz konukların hepsi çok iyi, işinde Usta diyebileceğimiz kişiler. Böyle olunca izlenmesi de daha bir keyifli oluyor. Geçen hafta Enver Aysever, Cüneyt Özdemir, bu hafta Zeliha Berksoy, Halit Akçatepe ve günün birinde öğrencisi olmak gibi bir hayalim olan Levent Kazak.
 - Zeliha Berksoy tiyatro kariyerinin sadece çok ufak bir bölümünü anlattı ekranlarda. O kadarı bile tiyatroya olan aşkı arttırmaya yetti doğrusu. Hele Bertolt Brecht Tiyatrosu'nun  öğelerinden bahsetmesi, Brecht Tiyatrosu'nun Türkiye'de gelişimi için yaptıklarını dinlemesi ; ''hassssiktir be! Konservatuar okuyabilseydim keşke agusunakoyim!'' dedirtiyor insana.
 - Levent Kazak Kaş'a yerleşmiş,çok mutluymuş. İstanbul trafiğinden,gürültüsünden uzakta olmanın verdiği mutluluğu anlatırken gözleri parlıyordu. E peki hala İstanbul'a yerleşmenin hayali olan insanlar ne olacak? İstanbul'da yaşayıp, bunalsam ya...
 - Okulda her gün sahibi tarafından hiç kullanılmamış, İngilizce deryasında kaybolmuş, yönünü arayan fakat bir türlü bulamayan bir sürü kelimeye rastlıyoruz. Hiç dönüp selam bile vermiyorum kendilerine. Çekirgenin meşhur sıçrama hikayesine dönmese sonumuz iyidir.
 - Şubat ayında fazla bir şey yazmamanın burukluğu ile bitiriyorum bu ben merkezli yazıyı da. Ha en yakın zamanda yine hiç okunmayacak bir hikaye ile karşınızda olacağız.
 - Kaan Sezyum gibi kaçayım ; Ben kaçççaaaroo!

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder